Hira'ya sesleniş 11

Hira, ihtiyacım var sana. Koşup gelmek istiyorum yamacına. En son konuştuğumuzdan beri neler oldu neler bitti. Ama ben daha ne anlatacağımı bilmiyorum Hira'm.. 
Ah, gözümün nuru Hira, uzun zamandır bekliyorum, gelmiyorsun. Beni terk etmenden korkuyorum. Biliyorum sen de beni bekliyorsun. Hatta Hira, sana gelmiyorum diye kızıyorsun bana hissediyorum. Ama ben bu aralar kendime bile gelmeye çekiniyorum. Sonra senle konuşmuyorum diye darılıyorsun ya ben kendimle bile iletişimi kestim Hira. Bir uçurumun ucunda mahsur kaldı ruhumun son parçası. Çekip kurtar beni Hira. Biliyorum bu yük senin omzuna fazla ama her zaman yaptığın gibi gelişinle kurtar beni o uçurumun kenarından. 

Hira, her yazı yazdığımda kalemimin ucu, gözümün dermanı biterdi ama yazmadıkça da ruhumun dermanı bitti. Az gittim uz gittim, dere tepenin düz olduğunu görmeden dermanım kesildi. 
 Ruhumun dibini ekmekle sıyırma noktasına geldim Hira. 

Bir buruk bayram sabahı hüznü var üstümde. Evet, bayram. Üzerimde bayramlıklarım. Ama şeker yerine hüzün dağıtıyorum . Şeker yerine taziye topluyorum. Kalbin sağ olsun diyorlar, sanırım kimin cenazesine geldiklerini bilmiyorlar. 

Sonra Hira, üzerimde cenaze evi kırgınlığı ve yorgunluğu var. Başın sağ olsunlar gidince içime çekilip hüngür hüngür ağlayacağım.. 

Hira, nolur sen duy beni. İyi değilim Hira. İyi değilim. Hira, sessize alınmış gibiyim. Duymuyor sesimi kimseler. İtiraf ediyorum , tamam. Ben yaptım bunu kendime.. Hapsettim kendimi bu sessizliğe. 

Hira, kafamın içinde derin bir uğultu . Hira, boğuluyorum. 

Ben sandım ki Hira, kapıya gelen misafiri geri çevirmek görgüsüzlüktü. sonra sık sık gelip yoklayan gözyaşlarımı geri çevirdiğimde anladım insan mecbur kalınca yapıyormuş çünkü içimde gözyaşlarımı idareli kullanma kararı almıştım. O yüzden içimde sepet sepet hüzün ve sayfa sayfa göz yaşı biriktirdim Hira. Bugün idareli kullanmanın son günüymüş..  

Ben duruyorum, akıyor dünya. Hayatım gözlerimin önünden film şeridi gibi geçmiyor , hayatım da dünyayla birlikte akıp gidiyor. 
Hira, gizleyemez oldum acizliğimi
Hira, her geçen gün gözlerimden solup giden anlamın arkasından su döküyorum. Su gibi gitsin ama gelsin de diye. Gelir demi Hira? Yabancılaşmak istemiyorum kendime . 


Nerde bir harabe görsem koşup yanına gidip derdimi anlatasım geliyor. Çünkü biliyorum ki o beni anlayacak Hira.. Damdan düşenin halini damdan düşen anlar
Yüreğim bin parçaya ayrıldı, bin parça da dağıldı. Toplamak bana düştü Hira..

Hira kaçış noktam oldu uykusuz uykularım.

Bu bencilce bir istek belki bilmiyorum ama eskiden insanların hayatında bir iz, hatıra bırakmak isterdim. Şimdiyse kapıyı sessizce örtüp çıkıp gitmek istiyorum


Aşamadığım şeyleri biriktirdim özenle Hira. Aşmaya kıyamadığım ya da aşmaya yüzleşmekten korktuğum şeylerin hepsini.. Taksitle ödeyeceğim öyle anlaştık.

İçime bu yıl kış erken geldi Hira.. Hevesle büyüttüğüm çiçeklerim yenik düştü içimin kuru ayazına.  

Hira, son birkaç aydır teslim oldum ruhumun karanlığına. Ben karanlıktan korkarım sanıyordum. Aydınlıktan daha çok korkuyormuşum Hira. En azından karanlıkta kimse görmüyor can çekişmemi.

Ama, gönlümün baharı korkma benim için olur mu? Ben iyileşiyorum sana gelince . Gerçekten söylüyorum. Bu ruhumla çetin bir savaşta kelimelerimle de küs olduğum gece de sen geldin. İyi ki geldin, iyi geldin.
Hira, uykum geliyor. Rüyamda seni görür müyüm? Seni hiç görmedim ama geldiğinde hissederim ben. Teşekkür ederim gözümün nuru. Bana eşlik ettiğin için. Ruhumu sükunete erdirdiğin için. Minnettarım.. Ama veda vakti geldi . Her şeyin üzerine bir demli hüzün içelim ve ayrılalım Hira. Ama sen en kısa zamanda yine gel olur mu?   

Sevgilerimle,,,, 

"Ne cesurdu ve güzeldi.. Gözünün içi gülerdi"

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hira'ya sesleniş 10

Hira'ya sesleniş 1

Bu son seslenişim